Bence okuyabilirsin. 50'li yaşlarda hukuk okuyup bitiren çok kişi var. Hukuk tıp gibi değil dışarıdan okuyabilecek bir bölüm.

Avukatların, adaletin sağlanmasına bir hakim ya da bir savcı kadar katkısı olmuyor. Adaletsizliklerle uğraşmak için siyasi bir kimlik gerekli. Milletvekili olursan her gün bunun için uğraşabilirsin. Sana kimse karışamaz. Gerçek olaylarla ilgilenirsin. Avukat olursan büyük meselelere burnunu sokmana izin vermezler. Bana göre Türkiye'de büyük bir hayal bu.

@dissendium a katılıyorum. Adaletsizliği önlemek için Siyasette kariyer yapmak inanın daha mantıklı görünüyor. Çok sevdiğimiz doktor abimiz Ceyhun İrgil, şimdi milletvekili. Miletvekili adayı olmak için ön seçimlere aday olduğunda koşa koşa gidip oy verdim. Kararımdan çok memnunum.
Diğer yandan @şevket margosyan'ın uyarısı yerinde ve hatta siyaset içinde geçerliliği mevcut.
Hukuksuzluk bu ülkenin damarlarına işlemiş durumda.

arkadaşım Samara'yı çok beğenmiş onda ısrar ediyor bana da yorumları okuduğumda Voyage Bodrum daha çekici geldi sizce hangisi

voyage torba mı türkbükü mü ? torbayı tavsiye edebilirim

voyage torba olanı seçin en güzeli odur. voyage bodrum biraz daha dandiktir ama fena değil yine de.

yok ben voyage bodrum'u düşünmüştüm merkeze yakın olduğu için.

voyage torba merkeze yakın mı peki ?? bodrum hakkında hiç bilgim yok da maalesef. gitmişken otele hapsolmak değil merkeze gitmek eğlence hayatına bakmak istiyoruz

Bodrumu gezecekseniz daha alt seviye bir otel seçebilirsiniz. Voyage torba'ya giden çoğu kişi bodrum'u görmeden dönüş yapıyor. Ama çok iyi bir otel.

evet gitmişken Bodrum merkezi de görmek istiyoruz. Bodrum Kalesi'ni görmek ve tekne turlarına katılmak için Bodrum merkeze yakın biryer olmalı. Voyage Otel Bodrum da yakın görünüyor merkeze

voyage torba merkeze yakın değil ama çok güzel otel. voyage bodrum merkezde, torbadaki otel kadar güzel değil ama fena da değil tercih edilir.

voyage torbada servis - minibüs falan var. ama merkeze uzak temiz yarım saat sürer bodruma gitmesi.

voyage torba güzel otelmiş ama hiç yer yokmuş maalesef :((

samara hakkında bilgisi olan var mı acaba ?

hiç düşünme voyage'a git. torba olsaydı iyi olurdu ancak ikisi de güzel. ikisinde de kaldım.

voyage'lar genel olarak cillop gibidir. sorgun'daki süperdi mesela. torba da gayet güzel. tertemiz. yemekler çok güzel, servis süper, denizi havuzu harika.

merkezdeki derim ben.

bardakçı koyundadır, çok güzel bir koydur ve merkeze iskelesinden dolmuş teknelerle 6 liraya 5 dakikada keyifli bir şekilde gidebilirsiniz rahatlıkla sıradan 4 liralık ve yarım saatlik toz toprak minibüs yolculukları yerine.

zaten merkeze inmeden torbada 1 hafta kalınca bodruma gelmiş olmuyorsunuz. bir haftalık tatilde bir gün inince de öyle olmuyor. bodrum tatili istiyorsanız merkezde vakit geçirin. diğer beldelere gidin birkaç gün. öyle ultra her sey dahil süper lüks otelde 7 hafta kalacaksanız buralara gelmenize gerek yok zaten.

çok pis rehberlik yaparım. detaylar için yazın.

Stresin en iyi ilacı spor zaten.

gelmez mi? çok iyi gelir hem de. duruşunuzu düzeltmek bile kortizol seviyesini düşürüyor, sporu varın siz hesaplayın.

sırıtarak çıkıyosun ya, inan nşada çok grumpy bir yüzüm vardır :)
çok iyi gelir kesinlikle başlamalısın

Cok mutsuzum ve dibe vurmus haldeyim. Spora gidince aptal bi mutlululuk cokuyo iyi gelir yani kesinnnlikkkleee

normal strese zaten iyi gelir, ayrıca kavganın eşiğine geldiysem de havuzda her kulacın ardında o kişiye ulaşacakmış gibi başlıyorum, 4-5 tur sonra aklımda sıkıntı kalmıyor bile.

ben ağır sınavlara hazırlanırken spor yapıyordum, resmen çıktığında resetlenmiş gibi oluyorsun.

çok imrendim, başlamak için sabırsızlanıyorum :)

hem tecrübelerimiz hem de bilim sporun mutluluğa sebep olduğunu söylüyor.
multiyasam.com

bence spor yap.

squash yapan bir insan olarak raketli sporların sinire çok iyi geldiğini söylemem gerekiyor. stresli bir zamanımda topa vurdukça sinirlendiğim şeylere vuruyormuşum gibi hissediyorum. boksun da aynı hissi daha yoğun yaşatacağını düşünüyorum.

Kesinlikle cok iyi geliyor. Pamuk gibi oluyor insan.

(bkz: retorik soru)

kendine güvenin artar, libidon yükselir. pamuk gibi olursun. geceleri rahat uyursun.

arkadaşlar bilenlerin yardımına çok ihtiyacım var :(gittigidiyor'da yeniyim ve herşey o kadar karmaşık geliyor ki napıcam bilemiyorum.

ürün değişimi için napmam gerekiyor

uçağı kırmışsınız artık bir değişim olmaz normal olarak. en fazla boing kutusu isteyebilirsiniz, koleksiyon yapıyorum bana lazım, diyerek.

o onay olayı da satıcıya para yatması ile alakalı. onay vermediğiniz zaman para satıcıya ulaşmaz. ama onun da prosedürleri var.

mesaj at ürün hem orijinal kutuda değildi hem de kırık çıktı geri gönderiyorum diye.

tabii normalde böyle bir şey demem ama iğreniyorum böyle yalancı satıcılardan her şey müstahak bunlara. orijinal kutu deyip başka bir kutuda gönderdiğine göre maketin de orijinal olmama ihtimali vardır belki ? gerçi hiç anlamam maketlerden ama...

satıcıya mesaj atıp durumu bildirin, değişim istiyorum deyin. ondan gelecek cevaba göre hareket edersiniz.

onayla butonu yanında sorun bildir butonu vardı onu seçtim.

"iade sürecini başlattınız" yazıyor,değişim seçeneği çıkmadı :((

satıcıya mesaj kısmı vardı, ürünün orijinal kutusunda gelmediğini ve sol motorunun koptuğunu yazdım. başka napabilirim ki ?

@comptrol, ya bu kadar kolay kopması normal mi ? daha aldığımın 2. günü çıktı motoru. öyle haftalarca aylarca kullanmadım yani.

başka yapacak bir şey yok bekleyeceksin.

Ahahahahaha çok iyi ya.
Niye bu kadar endişeleniyorsun :), kırık çıktı de gönder geri. Bende normalde böyle yapmam ama öyle göte böyle yarak

bence sosyoloji seçebilirsin, reklamcılığın üstüne çok iyi olur, birbirini tamamlar.

Rahat biriysen ders de fazla çalışmıyorsan iktisat ve işletmeye hiç bulaşma derim..

sosyoloji olabilir.

Rahat biriysen çalışmam diyorsan asıl sosyolojiye bulaşma. Ben yaptım sen yapma yani.
Sokaktali her on kişiden dokuzu işletme mezunu olduğuna göre işletme kolaydır.
Ha ama işime yarasın keyifli bi bölüm olsun dersen sosyoloji ya da felsefe candır.

1- işletme
2- iktisat
3- sosyoloji
4- felsefe
5- tarih
6- coğrafya

Burda görünce merak ettim, araştırdım. Varmış. İsmi de Hymenoplasty

yurt dışı derken Avrupa'yı mı kastettin? Hani İran da Malezya da Çin de yurtdışı. Oralarda yapılıyordur herhalde.

@rodriguez daha çok avrupa, amerika'dan bahsediyorum. islam ülkelerinde vardır tahminimce.

ingilterede filan ciddi müslüman nüfus var. ve yapılıyor diye biliyorum hatta orda da işin etik yönü tartışılıyor. bi kere de -sanırım abd'de- sigorta bunu karşılasın mı karşılamasın mı tartışması olan bi makale okuduydum.
kısacası var ki adamlar tartışıyor.
yalnız benim bildiğim almanya fransa gibi yerlerden türkiye kökenli kızlar genelde bunu gelip türkiyede hallediyorlar. ben öyle yapan baya bi biliyorum en azından gelinlik bakmaya nasıl türkiyeye geliyorlarsa bu da onun gibi bişey. orda pahalı, bi de orda doktor muayenehanelerindeki sekreterler genelde türk ve dedikodunun bini bi para.

ben bir haberde okumuştum, avrupa'da bunu arap kızları yaptırıyormuş.

hatta filmi bile vardı karamel diye.

soyle soyleyeyim,

amerikali arkadaslarima hymenoplasty'den bahsettigimde acayip sasirmislar, inanmamislardi boyle birseyin olabilecegine. hatta google'lamislardi inanmayip.

oyle bir talep oldugunu sanmiyorum, cunku kizlik zarinin varligi bir kiz icin derttir (gerci musluman ulkelerde yoklugu dert ama neyse :) neden boyle bir talep olsun ki?

Yalniz aklima soyle birsey geldi. Cok koyu hristiyan kizlarin bazilari (mezhebin hangisi oldugunu unuttum simdi) bekaret yemini ediyor. Babalariyla yuzuk takiyorlar "absence ring" , "purity ring" de deniyor. kilisede kiz yemin ediyor, boyle nisan yapar gibi baba kiz yuzuk takiyorlar. Belki o gruptan aile baskisina falan maruz kalan kizlar yaptiriyordur.

Muhafazakar zengin Arap ve Latinlerle evlenmek isteyen kadınlar ya da orada okumaya gönderilen Müslüman kızlar yaptırıyor.

Bir doktor, İngiltere'de işlerinin daha zor olduğunu çünkü kızların kendi ülkelerinde aileleri tarafından seçilen birinin kontrolünden de geçtiği işin kusursuz iş çıkarması gerektiğini söylemişti.

Bir kişi de bu usta ameliyatı sayesinde eski sevgilisinden olan oğlunu, bakması gereken kardeşi olarak tanıştırıp çok zengin ve muhafazakar bir Brezilyalı'yla evlenmiş. Yani amaçlar biraz farklı olsa da ve Türkiye'deki kadar yaygın olmasa da bu ameliyat yapılıyor.

açık bir banka buldum sanırım, oraya gidip euro hesabı açtırıp para transferi yaptırsam ?? mantıklı değil mi

iş bank ve garanti para transfer ücreti ucuzdur. en fazla 25 lira gibiyi. halk bankasına bakmalısın.
diğer yandan acil diye bir şey yok. malum bayram tatili. senin işlem perşembe günü yapılır. şu an sadece talimat alınır. perşembe üstüne 3 gün valör koy, tahmini 5-6 ağustosta gider gibi tahmin ediyorum.
western union, Money gram, araştırın bi bakalım ne olacak? belki paypal çözüm olur.

Garantide Euro hesabım var birkaç gün önce açılmıştı.

Ama müşteri temsilcileri hesaba swift tanımlamaya yetkiliymiş onlar da yokmuş; yapamayacaklarını söylediler.

444 0 333'ü arayacakmışım, hesabı tanımlatacakmışım internet bankacılığı için. Ondan sonra netten swift yapabilirmişim.

Ama benim pek ümidim yok telefona kimse bakmaz bu tatil döneminde :(((

Alo Garanti hangi saatlerde çalışıyor bilen var mı

cliquot güzel açıklamış aslında. tatil nedeniyle bankalar perşembe günü işlemini yapacak. internet şubesi kullanman durumu değiştirmez. swift mesajının onaylanması gerek ve bu sistemce otomatik yapılan bir şey değil. bir de bireysel müşterisin aynı gün valörlü işlem yaptıramazsın. en erken 4 ağustos'ta karşı hesapta olur para.

bankacılık sektörü dışındaki alternatiflere yönel. (paypal, moneygram vs.)

ben de seneye kaydolmayı düşünüyorum. adaletten hukuk fakültesine geçmek kolay diyorlar, 2. üni hukuk okuyayım diyorum hukuk istiyorsa mantıklı

aöf bitirip bişiler yapan tek tanıdığım kişi fizik müh artı işletme bitirdi. fransada işletme mba'sı yaptı.
adalet bence bi boka yaramaz. ama bilemiyorum tabi.

iibf mezunuyum.
ne okusam belki ileride işime yarar dedim adalet okudum.
şimdi sosyoloji okuyom.
bence ilk tercih adalet olmalı, istersen dgs ile hukuk fakültesine geçer 3 yıl okursun orayı da bitirmiş olursun.

Baba ya da anne olursan anlarsın :D (anne baba modu aktif edildi)

burda baba-annenin ne ilgisi var ki şimdi ? onlar her zaman fakrlı düşünür zaten. burda uzun ilişkisini bitiren kadına toplumun bakış açısını söylüyorum. uzun ilişkisini bitiren kadına kadınlar bile acıyor vah vah mendil gibi attılar diye. halbuki ayrılmak isteyen kadın tarafıydı. kadın ben bitirdim dese bile inanmıyorlar. bu nasıl bir hastalıklı ruh halidir ?

bu insanların başka nasıl yorum yapmalarını bekliyorsun ki? onlara göre kadın demek, evlilik meraklısı, çocuk doğurma meraklısı, aciz, ezik. ne bekliyorsun yani, kafası çalışan insanların yapacağı yorumlar mı bunlar?

haklısın, öyle düşünenler saçmalıyor tabi. buruşturup atmak ne yahu, kız istemedi, keyif almadı sanki o süreçte.

bu arada evlilik meraklısı kız sayısı az değil memlekette. mühendislik fakültesinde "koca bulmaya geldim" diyen gördüm.

Maalesef bu ülkede kızların %99'u gerçekten her ilişkilerine "illa ki evlenme" kafasıyla başlayıp, ilişki içinde de adamları devamlı evlilik muhabbetleriyle darladıkları için; ilişki bittikten sonra "hayalleri suya düşmüş gibi gözüken" taraf kız tarafı oluyor. Çünkü yine bu ülkede maalesef "evlilik" sanki erkeğin kıza ayıp olmasın diye kabul ettiği bir zorunluluk gibi görülüyor. Sonra aradan kendi kişiliğini, öz saygısını, öz bilincini oturtmuş kadınlar çıktığı zaman; toplumun geri kalanı bunun ayrımına varamayıp sanki o kızlar da "evlilik hayalleri suya düşmüş gariban kızlar :(" olarak görülüyorlar.

Yoksa elbette, tüm ilişkiler ve tüm çıkarlar karşılıklıdır; haklısınız.

İlişkisi biten erkeğin dağıtmasıyla ilgili yapılan onca geyik nereye gitti bir anda? Her iki cinsiyet için de bu tür varsayımlar yapılıyor. Olaya tek taraflı bakmışsın.

@rock n roll, bu tür muhabbetleri toplumun okumuş yazmış kesimi denebielcek insanlar da bolca yapıyorlar.

@pandispanya, bu konuda size katılmıyorum. yani bir kızın bir ilişkiye illa evlenicem diye başlaması bana çok ütopik geliyor. tüm erkekelr aşırı mükemmel yaratıklar mı ki de bir kız illa evlenme için ilişkiye başlasın ?

she is a lady: öncelikle belirteyim, I am a lady too :p

İkinci olarak; sen, ben ya da bizim tanıdığımız birkaç insan, ilişkiye böyle başlamıyor olabilir dolayısıyla bu da sana ütopik gelebilir ama emin ol bu ülkede biraz olsun gezdiysen, farklı gruplardan insanlarla çalıştıysan, bir araya geldiysen, bu coğrafyada işlerin tam olarak böyle yürüdüğünü bilirsin.

Bu coğrafyada seks, kadınların erkeklere bir lütfu; evlilik de bu lütuf karşısında erkeklerin kadınlara bir lütfu, bağışı gibi görülüp algılanıyor. Ne yazık ki. Biz içinde bulunduğumuz çevreyi bundan ayrı tutmalıyız. Bizim bu şekilde yaşamamamız demek bu gerçekliğin bu yüksek oranda varoluşuna etki etmiyor :)

Yoksa elbette hiçbir cins mükemmel değil. Benim bahsettiğim bu durum yüz yıllarca dinle, kültürle birlikte gelişmiş bir algı.

okumuş olmak keşke her zaman cehaleti alabilen bişey olsaydı. bu ülkede kadına insan gözüyle bakılmaz, birey yerine konmaz. mendil gibi buruşturup attı lafı bile kadının mal gibi görüldüğünün göstergesi. mesela dikkat et, 'evde kalmış' tabiri kadınlar için kullanılır, erkeklere denmiyor. kadın evlenmemişse bunu kimse almamış derler. kadının o erkeklerin hiçbirini tercih etmemiş olabileceği akıllarından bile geçmez.

bunun tek nedeni bekaret..

3 yıl gezdi de bakire mi gezdi sanki.. kesin yattı bunlar.. e bu kız şimdi ikinci el oldu.. kim almak ister ki.. keşke hazır onla 3 yıl geçirmişken onla evlenseydi.. acımanın nedeni de bu..

olay bu..

Kizin adi cikacak, araba alirken bile bakiyorsun kim satiyor diye, 5 yil boyunca el ele tutusmadilar heralde, oyle kizla evlenilmez.

@pinman, kız elele tutuştu da oğlan elele tutuşmadı mı ?

@senialanaglasin, toplumun bazı kesimi böyle evet, ama biliyoruz ki örneğin oyuncular geleneksel toplum normlarının üstünde yaşayabiliyorlar. onların camiası biraz daha özgür. ama işte ne bileyim cansu dere'ye filan acıyarak bakıyorlar - öylesi özgürlükçü bir ortamda bile. hiçbi sevgilisi onunla evlenmedi diye kadına telli baba cansu diye lakap takmışlar diye bir haber görümştüm birkaç ay önce, hem e manşette verilmişti.

@she is a lady

Yukarida size birmal bir anadolu çomarının olasi cevaplarini vermistim. Ben oyle bir cevrede yetistim ve boyle insalara ne derseniz deyin baska turlu dusunmesini saglayamazsiniz.

Erkek tutar erkegin elinin kiridir.

Anadolunun köylüklerinde tek başına bir kadın rahat rahat yürüyemez bile neyin kafası anlayamadım, Bu ülke bir İstanbul değil maalesef..

insan hakları, hürriyet, nesnel bakış bu toplumun henüz birkaç yüzyıl uzağında.

Türkiye için tabi bu geçerli. Nedeni uzun ilişki de artık kadının beklentisi evliliktir. Etrafının, ailesinin, herkesin beklentisi budur. Evlilik olmayınca bir bakıma dul kalmış sayılır. Kafalarda böyledir yani. Erkek ayrılsa da bişey olmaz. Erkeğin dulluğu yok çünkü hala biz de...

pazarlamakolik.files.wordpress.com

fbcdn-sphotos-a-a.akamaihd.net

g.mynet.com

Hepsi doğru ama her şeyden bağımsız oalrak genel geçer doğrular eşliğinde söylemeliyim ki, yaş ilerledikçe erkeğin maddi durum, fizik vb iyileşirken, kadının fizik gerilemeye başlar. sonuç olarak 40inde bir erkek genel olarak 30dan daha iyi iken kadınlar için öyle bir şey söz konusu olmuyor

Yas da onemli bu konuda. Ozellikle 27-28 sonrasi bu algi var. Genel sebepler aciklanmis zaten. Dedigin gibi kiz tarafi da bunul aolmaz deyip. Cekip gidebiliyor. Benim kiz arkadasim 30 yasinda terketti beni mesela 2,5 senenin sonunda ben senle evlenmek istemiyorum diyerek. Mesela gayet egitimli, kulturlu dunya gorusu duzgun olan bir arkadasim bile 3 0'dan sonra kadinlarin cazibesi dusuyor abi ne dersen de gibi bir yorum yapti. Ben boyle dusunmuyorum ama genel gecer yargilar bu yonde. Degismesi icin de yapilabilecek bir bsey yok. Kulak kapatip onune bakmak lazim.

@kint, bu 30 yaş olayının ağızlara pelesenk olan bir klişe olduğunu düşünüyorum, hani "yiyorlar ama çalışıyorlar" var ya onun gibi aynı.

ben de türkiye'de yaşıyorum ve etrfımda birçok 30 + kadın var, işte 80 doğumlu, 81 doğumlu, 82 83'lü filan bekar arkadaşlarım var. hiç de öyle çökmüş filan değiller, gayet genç ve diri görünüyorlar ve bazılarının kendi yaşıtı sevgilileri var. ayrıca 35+ üstü kadın olup da yine 35 üstü yaşıtı erkeklerle evlenen birçok kadın da tanıyorum. valla bi türlü anlayamadım bu 30 yaş meselesini. ben türkiye diye farklı bi yerde miyim, yoo gayet de ankara'dayım işte.

yani şunu diyorum, kadına belli bir yaştan sonra bayatlayacak gıda muamelesi yapmak kesinlikle insanlık dışıdır. 30'dan sonra kadın çekici gelmez diyenler kadını sadece cinsel anlamda fayda sağlanacak bir et olarak görüyorlar ama evlilik sadece etlerin tazeliğine dayalı (amiyane tabir için affedin) bir müessese değil ki, yani kafaların uyuşması anlaşmak vs. de önemli.. yani bir erkeğin kafaca anlaştığı 30 üstü kadına bayatlamış et muamelesi yapıp jenerasyon farkı olan 19 yaşında bir kızla evleniyorsa bence bu ilkelliktir, bana öyle geliyor.. sonuç olarak bu türkiye'de evlilik konusunda yaşa çok takılıyot aslolan anlaşmak kafaların uyuşması diye düşünüyorum.

çok haklısın, kesinlikle katılıyorum.

hangi bölüm mezunusun , hangi kadroları hedefliyorsun ?

Benim dayı oğlu eşiyle bankada memur, şefleri hayatlarını karartıyor. Yani eskidenmiş memurluğun daha rahat olduğu ortamlar sadece işten atılma özel sektöre göre daha zor.

Ama sende çalış durma ne kaldı şurada, gezme fazla yoksa patronun ağız kokusuna devam :)

2007'de hiç çalışmadan 94.5 aldım.

Your move.

memur olduktan sonra da dert bitmiyor kardeş. uzmanlık tezi diye bişey var kalmaktan deli gibi korkuyorum kabus gibi çötü :((

ama memur ol tabi, özel sektörden iyidir. kendidne göre kariyer imkanı da var: daire başkanı olursun müs. yrd. olursun falan filan.

ben de ekimden beri dersaneye gidiyorum da güya, 1 gün gitsem 3 gitmiyorum. matematik de çuvallıyorum ama diğer derslerde fark attım sınıftakilere. çok şaşırıyolar, geldiğin gittiğin yok diyolar nasıl bizden iyi dersler diye? ayrıntılara dikkat ederim ben, hiç aklında kalmayacak şeyler aklımda kalır, mantık kurarım. sen de yaparsın merak etme.

@buubuu iibf mezunuyum ve b kadrolar için gireceğim sınava. sadece gk-gy çalışmam gerekiyor yani.

@redeath banka memurluğu ayrı bir şey. bankacı olmak istesem çoktan olurdum zaten.

düz memurluğu tavsiye etmem. gerçi bölümünü bilmiyorum ama bence uzman yard.lığı-müfettişlik-meslek memurluğuna kas. bunalrın önü açıktır kariyer yaaprsın, yükselirsin. bir de 1-2 sene fulbright bursu ya da jean monent patlatırsın yurtdışında yüksek lisans ayağına, hem bursun yatar hem de türkiye'de maaşın birikir ballı kaymak :))

sınav ve ödevim var kütüphanede oturuyorum ödevi yazmaya başlamam lazım bi türlü başlayamadım ayrıca hayat genel hatlarıyla bok

yardim edebilecegim birileri var mi diye, eksi duyuruya bakiyorum.

bana ayrılan sürenin sonlanmasını bekliyorum.

Son duyuruma yeni cevap var mı diye refresh :/

@novamina ne yardımı

ceviri yardimi olabilir, muhendislik sorusu cozme olabilir, kariyer konusunda destek verme yardimi olabilir, genel, hayatla ya da iliskilerle ilgili sorun cozme, ya da danisma yardimi olabilir... bakiyorum, yardim edebilecegim insan ariyorum kendime :-)

Ders falan. kutuphanede hep coluk cocuk oluyo sinirim bozuluyo ses ediyolar tiklim tiklum evdeyim.

Mufide ilhan----> Turkiyenin ilk kadin belediye baskani [1930]

Rahime Batu-----> İlk kadin cerrah olarak calismaya basladi [1930]

Sabiha Gureyman-----> İlk kadin insaat muyenidizi oldu [1933]


Bilgilenin.

@novamina kpss mat sorusu da olur mu?? o_O o_O :D

paso evdeyim dışarı çıkmaya üşeniyorum bilkentin'de derse gitme zorunluluğu malum o sebeple derslerden kalmak üzereyim ama iyice sıkıldım herseyden dısarıda benim için bir hayat yok zaten.

@novamina bana da yardım etseneee

@barbara herhalde barbara manken olan

evet olur... matematik sorusu harika gider simdi :-)

İstanbul'da gezecek yer , yapabilecek aktivite arıyorum , birini de bulsam tamamdir plan :))

ciyom. Internet, chat, muzik vs.

ne zaman adım atabilme özgüvenine sahip olacağımı düşünüyorum. her gün hoşlandığım kızı görüp bir halt yapamıyorum ya o kadar koyuyor ki anlatamam. mutsuzum.

işe odaklanamama sonrası çay-kuruyemiş ikilisi eşliğinde müzik ve duyuruda ilginç sorular var mı diye dolanma... hava da güzel Ankara'da, sigara bahanesiyle hava almak da güzel oluyor.

Eve geldim, oğlanlarla aile saadeti yaşıyorum.

uzmanlık tezim reddedilir mi diye korkudan tir tir titriyorum, geberiyorum :((((((((((8

nolu bilenelr yardım etsin nolur

bilen biri allah aşkına cevaplasın 50 lira taksi parası vercem yoksa boşa gidecek

sakin ol eğitim bilgilerim benim de güncel değil ösym ile görüştüm yds için sorun teşkil etmiyor. yani acele edip gitme ydsde eğitim bilgilerin önemli değil. ales, tus, kpssye girmen için gerekli o bilgiler.

kendi lisemde böyle bir durum olmadı, hatta kendi lisemin yds başvurusu alma gibi bir durumu da yokmuş

@rubiks ama ben kpss'ye de gireceğim bir sorun çıksın istemiyorum halletmek istiyorum bilen yok mu arkadaşlar ???

acele etme daha az yoğun olan bir zamanda gider güncelletirsin şu an için boşuna yol parası verirsin hiç gitme. kpssye başvuru yaparken gider o zaman güncellersin. yds için önemi yok.

@rubiks eminsin değil mi ? malum ösym işte insan güvenemiyor, ya bir sorun çıakrsa diye içim içimi yiyor resmen :SSS

rahat ol şunumarayı ara sor istersen fırat ösym bürosu 0424 237 00 70

kimse yardım etmeyecek mi ?

eğtim bilgisi sanırım herkeste hala okuyor olarak görünüyor. sorun olursa tüm türkiyeye olacak gibi. zaten yapılan açıklamada da eğitim bilgilerinin sadece isteğe bağlı olarak değiştirilebileceği çıkıyor, yani zorunlu da değilse sorun da çıkmayacatır.

ben değiştirmeden yaptım, öyle gireceğim. ama benim girme amacım sadece soruları görmak. sınav bir önem taşımıyor, o ayrı.

gerek yok diyosa yapma. bu durumda olan bi tek sen değilsin sonuçta. gidip uğraştığına değmez bence. ben olsam gitmezdim.

bi de ben bu sınava girdim daha önce bikaç defa. orda üniversite bilgilerinin olmasının nasıl bi önemi var ki? sadece giriyorsun, bi puan alıyosun ve başvuracağın yerlerde bu puanı kullanıyosun. orda bölümün filan yazmaması çok önemli bi durum değil bence. yanlış mu biliyorum acaba?

psychedelic adam'ın dediği gibi, sınava girme/girememe, sonucu kullanma/kullanamama gibi bir etkisi yok aslında eğitim bilgilerinin. ben de önceki sınavlarımın sonuçlarını verdiğimde kimse ilgilenmedi sonuçta orada yazan/yazmayan eğitim durumuyla.

ama şimdi iş arkadaşım dokuz eylül üni'de başvurusunu yaptı geldi. orda sormuş, güncellenmese nolur diye. sınava girmeye engel değil ama kamu kuruluşlarında kullanacaksanız o zaman belki sorun çıkabilir demişler.

ama ben yine de sanmıyorum, sonuçta yapılan her başvuruya zaten mezun olunan okulun diploması da veriliyor. yds sonuç kağıdında yazan mezuniyet bilgisinin diploma yanında bir önemi yok bence de.

ben dil tazminatı için işyerine vereceğim sorun çıkmaz değil mi ?

dışı seni içi beni yakar

maaş yönünden çok memnunum valla.

ama iş ortamımı sevmiyorrum, her sabah ayaklarım geri geri gidiyo. diğer çalışan insanlardan kaynaklı, onları sevmiyorum.

seviye düşük pek kalıcı değilim zaten memurlukta, bir de müdür kıl aq ya. sikicem müdürünü de işini de.

turkiye'de cogunlugun istikbal acisindan iki hayali vardir. birincisi memur olmak ikincisi ev ya da dukkan alip kiraya vermek. o yuzden turkiye gibi girisimciligin ve yaraticiligin sifir oldugu bir ulke icin gayet iyi memurluk. memnun degilim diyen azdir.

Peki gercekten ense mi yapiyorsunuz? Yoksa hurafe mi bu? Ya da ozel sektorde calissaydiniz, sizce daha cok mu calisir dolurdunuz?

olm bu devletin almadan verdiği nerede görülmüş. değişir ama şöyle diyeyim boş zaman biraz daha çok oluyo, ve tatiller daha insani. çok değil insani. medeni ülkeler seviyesinde. bizim insanımız ben haftada 60 saat çalışıyorum memur 45 saat çalışıyor, ben de 45 saat çalışayım diye düşünmüyor memur da 60 saat çalışsın diye düşünüyor. ben özelde daha çok yatıyordum, patron şirketiydi, memurlukta sinir stres oldum aq.

diksiyon eğitimin varsa voicecast işi yapan yerlere demo kayıtlarını vermen lazım.

yoksa?

çok fazla şansın yok eğitim al derim öncelikle. bizim şirketin voice cast koordinatörüne sesini beğendiğim bir arkadaşı önermiştim daha dinlemeden eğitimi yoksa önce eğitim alsın öyle paldır küldür olmaz dedi. gerçekten düşünüyorsan kaçma eğitimden. çok meşakkatli ve zor değil eğitimi. araştır derim sesine güveniyorsan.

çok vaktim yok eğitim için aslında, bir de onlarca iğrenç diksiyonlu oyuncuyum diye geçinen insan varken dinlemeden etmeden eğitimsiz diye şans vermemek de biraz saçmaymış.

şansla olcak iş değil profesyonel bir iş yapılıyor. şirketler neden durduk yere senin sesini seçsin ki. yada eğitimli sesler varken nasıl eğitimi olmayan bir sesi güvenip müşteriye önersin ki castingi yapanlar.

kazanılan paraları düşünürsen eğitime zaman da para da yatırılır bence.

halihazırda bi işim var zaten ben hobi olarak istiyorum gibi gibiyim :) her seslendirmede de gözüm yok zaten anime - çizgifilm filan olsa yeter :)

jack n brooks, egitim ucretleri hakkinda bilgi verebilir misin? ben buna niyetlenmistim ama ogrenci halimle para cikaramam diye vazgectim sonradan. uygun bir seyler bulabilirsem dusunurum aslinda.

bir de ne kadar para kazaniliyor ki, var mi boyle bahsedecek kadar?

piyasayı bilmiyorukm ama 2500 civarı olan bir yer var arkadasım soylemişti

iyi ve aranan bir ses olursan örneğin tekne alır ona bir kayıt stüdyosu yaptırır qdfadfDGD. vergi rekortmeni olan var öyle söyliim anla.

seslendirme kursuna gideceksin öncelikle. yalnız istanbul'da yaşamıyorsan bu işten ekmek yiyemezsin kolay kolay. kursu bitirenler bile iş bulamıyor sen kursa gitmeden zor..

merhaba,
profesyonel bir seslendirme oyuncusu olarak cevap vereyim. "kazanılan paralar" tamlaması geçmiş önceki yanıtlarda. öncelikle kazanılan para diye bir şey yok. sektör topluca intihar etme eğiliminde. para kazanmak için hemen hemen 9-10 senedir bu işi yapıyor olmanız gerek. hobi olarak da yapılmıyor bu iş. hali hazırda bir işiniz varsa ve hafta sonları gelir giderim gibi bir düşünceniz varsa durumu baştan çok yanlış anlamışsınız demektir. ayrıca kurslar para tuzağı. kimseye bir şey öğrettikleri yok. sizin tüm vaktinizi bu işe ayırıp seslendirme yapılan stüdyolara gitmeniz gerek. ilk önce izleyerek, daha sonra da küçük küçük şeyler konuşarak bir şeyler yapmaya başlayabilirsiniz. tabii ki bunun için de heves, sabır ve diksiyon eğitimi şart. yoksa hiçbir şey yapamazsınız bu işte.
ha bir de ben bu işi 2 yıldır yapıyorum. 2 yılın tüm vaktini bu işe harcadım neredeyse. yeni bir stüdyoya gittiğimde bir daha çağrılmadığım çok oldu. profesyonel olarak seçim yapacak kişinin sesinizle bir işi yok. her ses bir yerde kullanılabilir. önemli olan başka şeyler var. ancak bunu da benim anlatmaya pek isteğim yok şimdi.

neyse yazılanlara sinirlendim. üstünüze alınmayın. bulaşmayın yani bu işe. işiniz güzelse devam edin işte.

sevgiler.

arkadaşlar bu seslendirme dediğiniz şey "dublaj" değil mi ?,

benim de ilgim var, işimin yanında hobi olarak yapmak istiyorum. ama bir memur bunu yapabilir mi , malum memurların 2. iş yapmaları yasak ya.. bilen var mı ?

ufukcel çok güzel özet geçmiş.
para kazanabilmeniz ve geçiminizi sağlayabilmeniz için sungun babacan, harun can, aydoğan temel, umut tabak, berrak kuş, oya küçümen, oya prosçiler popülaritesinde olmanız lazım. yoksa bu işten hayatını kazananlardan olamıyorsunuz. genelde tiyatrocu vb işle uğraşanlar piyasayı domine ediyor onlar da sadece bu işten ekmek yemiyor. tabii

eğitim şart. özellikle diksiyon. zamanında, gittiğim bir stüdyo "s"lerin çok kötü deyip yol verdi. düşün artık.

film dublajı, animasyon dublajı hepsinden zordur. pratik yapmadan mümkün değil olmaz. hem kulaklıktan gelen sesi (optik derler bazı yerlerde o kulaklığa.sorarlarsa biliyormuşsun gibi yaparsınız:)hem metni takip edip ne erken ne geç girerek dublaj yapmak, role girmek çok zordur. çok pratik, çok gözlem gerektirir.

başa döneyim. diksiyon eğitimi olmadan, imkansızdır.

@ufukcel + 1

daha önceden söylenmiş ama bu sektörde çalışan arkadaşımdan biliyorum
tünelin ucu bombok bir yere çıkıyor,
çok az rastlananan sesin yoksa hiç girme.
ha bir de mesleki deformasyon oluyor, türkçe dublajlı film seyredemiyorsun :)

paketteki tek sağlıklı şey power plate

100 kişi alsa bu fırsatı bir kişiden şirketin 1600 zarar etmesinden oluşacak onların kaybı sizi şüphelendirmeli.
yalan bu işler. çok zengin olup çok şişman bir çok arkadaşım var. bir kısmı bunları yaptırıp sonuç alamıyor bir kısmı gitmiyor bile. bu işler parayla olsa ünlüler spor yapmazdı. üzgünüm ama almayın derim :(

@glori powe plate ne ola ki ?? o kadar alakasızım böyle şeylerden.

(bkz: power plate)

entrapmen linkini vermiş.
lakin denildiği gibi 10 dk üzerine çık 1 saatlik koşu yapmışsın gibi kolay bir olay değil.
yarım saat gayet yorularak yapılan bir şey doğru şekilde olursa o da tabi.

bu linkini verdiğin yerde kesin dandik yaptırırlar bunu sonuçta estetisyen sıfatıyla sporla pek alaksız insanlar onlar.

power plate i düşünebilirsin ama bu linkteki gibi ucuz bir şekilde ulaşamayacağın daha spor odaklı bir merkezde anca.

She daha önce de bu tarz bir aleti sormuştun.

Bu aletler filan falanlar abra kadabra ile olmuyor o işler. Yemekten kisacaksin günlük 1 saat sporunu yapacaksın ancak öyle oluyor.

gittim ben de işe yaradı ama diyet ve spor ile

pamuk prenses ve tüm uyarlamaları :)

tam olarak belirttiğin gibi olmayabilirse de: prizzi's honor

(bkz: mutluluk)

kadının katile aşık olacağı filmleri sorsaydın çok vardı da, tersi olan pek yok be

karşılıklı bir aşk olacak aralarındaki. kadın bilmeden aşık oluyor, katil de kadına karşı koyamıyor filan. öldürmek zorunda ama öldüremiyor...

Hülya koçyiğit'in tam da böyle bir filmi var, karşılıklı aşık oluyorlardı katiliyle.

Aradığın film şu bence
Wild target
www.imdb.com

Ayrıca (bkz: emily blunt)

belirli bir film mi arıyordun sen, genel olarak sormuşsun

stockholm syndrome movies diye aratırsan aradığın filme rastlama ihtimalin yüksek